LENİNGRAD’TAN GAZZE’YE
LENİNGRAD’TA AÇLIĞI YENDİK ZAFER KAZANDIK, GAZZE’DE DE KAZANACAĞIZ!
FAŞİZME TESLİM OLMADIK, SİYONİZME DE TESLİM OLMAYACAĞIZ!
KUŞATMAYI YARACAĞIZ!
AÇLIĞA TESLİM OLMAYACAĞIZ; DAHA ÖNCE YENDİK, YİNE YENECEĞİZ!
EMPERYALİZM VE FAŞİZM AÇLIĞI HALKLARA KARŞI HEP BİR SİLAH OLARAK KULLANDI!
DÜN LENİNGRAD’TA ÜÇ MİLYONLUK ŞEHRİN BİR MİLYON İNSANINI AÇLIKTAN KATLEDEN FAŞİZM, BUGÜN SİYONİZM OLARAK GAZZE HALKINI AÇLIKLA KATLEDİYOR!
HEDEF; HALKLARI AÇ BIRAKARAK TESLİM ALMAK
HAYIR!
NE BİR MİLYON LENİNGRADLIYI AÇLIKLA KATLEDEN HİTLER FAŞİZMİ
NE DE ON BİNLERCE GAZZE HALKINI AÇLIKLA TESLİM ALMAK İSTEYEN İSRAİL SİYONİZMİ BİZİ TESLİM ALAMAYACAK!
DÜN LENİNGRAD’TA KUŞATMAYI YARARAK KAZANDIK GAZZE’DE DE KAZANACAĞIZ!
Nazi Almanya’sı Avrupa’nın hemen her yerini hiçbir direnişle karşılaşmadan işgal ettikten sonra, bir sonraki hedefi olarak Sovyetler Birliği topraklarını işgal etmeye girişmişti. HALKLARA SALDIRI TARİHİNİN en büyük çaplı askeri harekâtı olarak tarihe geçecek olan, Naziler tarafından ‘Barbarossa Harekâtı’ adı verilen işgal saldırısı çok önceden planlanmıştı. Adolf Hitler, daha iktidara gelmeden önce, hapishanede yazdığı ‘Kavgam’ kitabında Alman halkı için ‘Doğu’da yaşam alanı’ hedefini belirtmişti.
Barbarossa Harekâtı üç askeri koldan ilerleyecekti. Ordunun merkezi kolu Moskova’ya doğru, Güney’de Stalingrad’a, Kuzey’de ise Leningrad’a doğru ilerleyecekti.
Özellikle Leningrad’a yapılacak saldırı, Naziler için askeri bir hedef olmaktan çok manevi bir SALDIRI OLACAKTI. LENİN İSMİNİ TAŞIYAN ŞEHİRDİ.
Hitler; sosyalizmin muzaffer önderi Lenin’in adı verilmiş Leningrad şehrini her ne pahasına olursa olsun ele geçirip faşizmin sosyalizme karşı zaferini ilan etmek istiyordu.
Saldırıyı öngören Kızıl Ordu komutanları, Leningrad halkını seferber ederek direnişi hazırladılar. Tren rayları sökülüp tuzaklar kuruldu, surlar ve hendekler hazırlandı, halk şehrin savunması için top, mermi, silah üretimine başladı…
900 GÜNLÜK ABLUKA,
900 GÜNLÜK AÇLIK SALDIRISI
22 Haziran 1941 tarihinde başlayan Barbarossa Harekâtı, Leningrad önlerine ulaşarak 8 Eylül 1941 tarihinde şehrin son kara bağlantısını keserek şehrin dış dünya ile ilişkisini kesti.
Adolf Hitler, şehrin hücumla ele geçirilmesini değil, açlıkla teslimiyete zorlanmasını emretmişti. 900 gün sürecek abluka işte bu şekilde başlamıştı. Naziler, kuşatmanın hemen ilk günlerinde hedefli bir şekilde gıda depolarını bombalayıp beş bin ton gıda malzemesini imha ettiler. Hedef; üç milyonluk Leningrad halkını açlıkla teslim almaktı.
Ancak Leningrad halkı; Parti’nin ve Kızıl Ordu’nun öncülüğünde, işgale ve kuşatmaya karşı önceden örgütlenerek bir program çıkartmıştı. Gıdaların bombalanması sonrasında yeni bir karar alınıyor; kişi başı günlük 125 gram ekmek. Ekmek çalmanın cezası ise idam.
Kuşatma, açlık, direniş ve ölüm ise kendi kahramanlarını yaratmıştı. Yoğun bombardıman altında ve havanın keskin soğuğuna rağmen halk ve ordu şehrin bütün sanat ürünlerini toplayıp kazdığı kuyularda saklamıştı. Halkın hiçbir değeri faşistlerin eline geçmemeliydi.
Nazilerin kuşatması 900 gün boyunca sürdü. Bu süre içinde tam bir milyon Leningrad halkı aç bırakılarak katledildi. Ama Leningrad halkı teslim olmadı ve 900 günlük günlük kuşatmanın sonunda; Kuşatmayı yarmayı ve Nazileri tarihsel bir direnişle yenilgiye uğratmayı başardı. Bu başarının arkasında Kızıl Ordu ve Leningrad halkının sosyalist ideoloji ile planlı, programlı örgütlenmiş direnişi, halk ve vatan sevgisi, savaşan örgütlü halkın yenilmezliği vardı.
DÜN LENİNGRAD’TA KATLEDENLER, BUGÜN GAZZE’DE FİLİSTİN HALKINI KATLEDİYORLAR!
1949 yılında bölgeyi sömürgeleştirmiş İngiltere emperyalizmi, bölgede yaşayan Filistin halkını yok sayarak İsrail Devleti’ni kurup özellikle Avrupa kökenli Yahudileri oraya yerleştirdi. İsrail, baştan beri işgalci konumundaydı. İngiltere emperyalizmi; işgalci konumunu İsrail’e devrederek Filistin halkının günümüze kadar işgal altında yaşamasının temellerini attı. Ancak 1949’dan beri bu işgale karşı amansız ve dünya halklarını derinden etkileyen bir direniş var. Çocuk generallerin ülkesi Filistin’in 7’den 70’e direniş kültürüyle, savaş ruhuyla dolu bir tarihi vardır. Özellikle dört taraftan kuşatılmış Gazze şeridi bu katliam, işgal ve direnişin simgesidir. Gazze’nin gerçeği; sürekli bombardıman, su ve gıda kıtlığı, bombalar altında çöken hastaneler ve okullar gerçeğidir. Yarı açık hapishane durumuna getirilmiş Gazze, 17 yıldır kesintisiz abluka altındadır. Ama işgal, katliam ve sömürünün olduğu her yerde direniş de vardır.
Leningrad’ta 1 milyon insanı açlıkla katleden faşizm, bugün Gazze halkını aynı saldırı yöntemiyle teslim almaya çalışıyor. 7 Ekim Aksa Tufanı Harekâtı sonrasında tarihsel yenilgiyi hazmedemeyen siyonist İsrail, Gazze halkına topyekûn imha saldırısına girişti. Son iki yıl içerisinde 50 binden fazla Filistin halkını katleden İsrail, teslim alamadığı halkı şimdi de açlıkla teslim almaya çalışıyor. Abluka altına aldığı, karadan ve havadan sık sık operasyonla terörize ettiği ve tüm dış bağlantılarını kestiği Gazze’ye hiçbir gıda yardımının ulaşmasına izin vermiyor. Göstermelik olarak bırakılan gıdaları almaya çalışan Filistinlileri ise başlarından ve kalplerin den vurarak hedefli bir şekilde katlediyor. Sırf Mayıs 2025’ten bu yana 76’sı çocuk 86 Filistinli bu açlıktan dolayı katledildi.
Gazze’den annelerin ifadeleri saldırının boyutlarını gösteriyor; “Her gece çocuklarımın hangisi sabaha çıkacak, hangisi açlıktan ölecek diye bekliyorum.”
“Çocuklar açlıktan ağlamaktan yorgun düşüyor, anneler çaresizlik içinde bakıyor. Anneler süt üretemediği için çocuğumu açlıktan öleceğini bile bile kucağımda tuttum, diyor.”
Temmuz ayında 27 ülke tarafından yayınlanan bildiride şu sözler yer aldı; “Gazze’deki sivillerin çektiği acılar yeni boyutlara ulaştı. İsrail hükümetinin yardım dağıtım modeli tehlikeli, istikrarsızlığı körüklüyor ve Gazzelileri insanlık onurundan mahrum bırakıyor. Yardımların damla damla dağıtılmasını ve en temel ihtiyaçları olan su ve gıdayı karşılamaya çalışan çocuklar da dahil olmak üzere sivillerin acımasızca öldürülmesini kınıyoruz. 800’den fazla Filistinlinin yardım ararken öldürülmesi dehşet verici.”
Gazze’de yaşanan katliam, bütün dünyanın gözleri önünde devam ediyor. Ama her şeye rağmen Siyonist İsrail, Filistin halkını teslim alamıyor. Alamayacak!
LENİNGRAD’TA KAZANDIK, GAZZE’DE DE KAZANACAĞIZ! FAŞİZME TESLİM OLMADIK, SİYONİZME DE TESLİM OLMAYACAĞIZ!
Dün Leningrad’ta bir milyon insanı katledenler, bugün Gazze’de kısa süre içerisinde 50 binden fazla insanı katletti, katletmeye devam ediyor. Bir halkı aç bırakmak egemenlerin her daim kullandığı bir saldırı yöntemidir. 1949 yılında kurulan Nürnberg Mahkemelerinde Stalin’in ısrarı sonucu “Aç Bırakmak” bir savaş suçu kabul edildi. Ancak buna rağmen emperyalizm ve faşizm bu savaş suçunu işlemekten hiçbir zaman geri durmadı. Dünyanın dört bir yanında milyonlarca insanın tepkisine rağmen siyonist İsrail bu suçları işlemekten bir an bile vazgeçmedi. Vazgeçmeyecektir. İsrail’in bu katliamını durduracak olan örgütlü halkın direnişi, direnişimizdir! Leningrad zaferini sağlayan ve sonrasında 1.5 milyon Alman askerinin imha edildiği Stalingrad zaferini sağlayan halkın savaşma ruhu ve sosyalizmin üstünlüğü oldu. Filistin’de de aynı şekilde direnecek aynı şekilde kazanacağız! Zafer; evlatlarını vatana feda etmekten çekinmeyen Filistinli anaların, teslimiyet yerine onurlu ölümü ve fedayı tercih eden savaşçıların gücüyle gelecek. Filistin ikili devlet modeliyle değil, devrimci güçlerin öncülüğünde ve bütün halkların eşit koşullarda yaşayacağı tek bir devlet, Filistin Devleti’yle kurtulacaktır.
Dün Faşizmi Leningrad’ta Nasıl Yendiysek Gazze’de de Aynı Şekilde Yeneceğiz!
SADECE BOMBA KURŞUN UÇAK İLE DEĞİL, AÇIKLA HALKLARIN ÖLÜMÜNE SEBEP OLMAK SAVAŞ SUÇUDUR!
İSRAİL SAVAŞ SUÇLUSU OLARAK YARGILANMALIDIR!
SONUÇ OLARAK
1)Hitler Faşizmi Üç Milyonluk Leningrad’ta Bir Milyon İnsanı Abluka Altına Alarak Katletti.
2)Dün Leningrad’ta Katledenler, Bugün Aynı Katliamı Gazze’de Uyguluyorlar.
3)Dün Leningrad Teslim Olmayıp Tam 900 Gün Boyunca Ablukaya Direndi ve Kazandı. Filistin Halkı da Aynı Şekilde Direnip Kazanacak.
4)Leningrad’ta Kazandık, Gazze’de Yine Kazanacağız.
5)NEHİRDEN DENİZE ÖZGÜR FİLSTİN KAZANACAK.
6)Filistin Sorunu; İkili Devlet ile Değil, Devrimcilerin Öncülüğünde Tek Bir Devlet ile Çözülecek!
7)Örgütlü ve Savaşan Halkın Karşısında Hiçbir Güç Mutlak Zafer Elde Edemez! Yenilmeyen Tek Komutan Direniştir. Zafer Direnenlerin, Zafer Bizim Olacak!
YAŞASIN FİLİSTİN HALKININ ONURLU DİRENİŞİ!
LENİNGRAD’TAN GAZZE’YE, BİZ KAZANACAĞIZ!
NEHİRDEN DENİZE, FİLİSTİN ÖZGÜR OLACAK!
HALKIZ, HAKLIYIZ, KAZANACAĞIZ!
Halk Okulu Dergisi, Sayı: 299