Home Gündem 14 Mart Tıp Bayramı ve Doktor Barış Kaya’ya İşkence-Hapishane

14 Mart Tıp Bayramı ve Doktor Barış Kaya’ya İşkence-Hapishane

0

Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde genel cerrahi asistanı olan Dr. Bakış Kaya İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü tarafından 6 Eylül 2024 tarihinde görevinden iki aylığına açığa alındı.

İki aylık süre dolmasına rağmen görevine iade edilmeyen Dr. Barış Kaya, bunu protesto etmek ve işine geri dönmek için 5 Aralık 2024 tarihinde Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin Sultangazi yerleşkesi önünde bildiri dağıtıp imza toplarken Sultangazi Siyasi Şube’nin işkenceci polisleri tarafından arkadaşları Seda Kaya ve Şimal Deniz ile birlikte gözaltına alındı. Gözaltına alınırken alçakça yerlerde sürüklendiler. Ahlaksızca küfürler edilerek tacize uğradılar. İnsanlık dışı işkencelere maruz kaldılar.

İşkence, Sultangazi Siyasi Şube’de katmerlenerek büyüdü. Ahlaksızca çırılçıplak soyarak arama dayattılar. Kollar arkadan kelepçelenip beton yerlere yatırıldılar. Yaptıkları işkence yetmiyormuş gibi hayvan azmanlarını üstlerine oturtup saatlerce beton yerde beklettiler.

Kendi meşreplerine uygun ahlaksızca küfürler ettiler.

SOYSUZ’UN ÇOCUKLARI DA SOYSUZ OLUR!

Soysuz Süleyman gerillalara “TESLİM OLUN YOKSA SARI TORBA KAÇINILMAZ” diyerek tehditlersavuruyordu yaptığı açıklamalarda.

Soysuzun yetiştirmeleri de, Sultangazi Siyasi Şube’de yaptıkları onca işkenceden sonuç alamayınca çaresizce ‘’SENİ DE SARI TORBAYA KOYACAĞIZ*’’ diyerek Dr. Barış Kaya’yı tehdit ettiler.

Soysuzlar; halkın doktorlarını, halkın sağlıkçılarını işkencelerle, gözaltılarla, tutuklamalarla korkutamadınız; “sarı torbalarınızla” da korkutamazsınız. O torbalar bir gün sizin kafanıza geçer.

HALKIN SAĞLIKÇILARINA YAPILAN İŞKENCELER MECLİS KÜRSÜSÜNDE: ‘’SENİ DE SARI TORBAYA KOYACAĞIZ’’

DEM Parti Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, kendisini ziyarete gelen işkence görenlerden Halkın Sağlıkçısı Seda Kaya’nın babasının anlatımlarını işkence raporlarıyla birlikte TBMM kürsüsünden anlattı.

Sultangazi Polis Karakolu’nda ‘’Seni de sarı torbaya koyacağız’’ diyerek Dr. Barış Kaya’yı ölümle tehdit edenişkenceci polislerin kilo ve tip tariflerini vererek şunlarısöyledi:

‘’Polis şiddeti jandarma kötü muamelesi her yerde çok cüretkâr bir şekilde neden bulunuyor? Çünkü artık hukuk devleti olmaktan çıktık. Polis devletini de aştık, başka şeyler olduk. İsteyen istediğini yapıyor. Sonra üstünü kapatıveriyor.

Yani bir karakola girmeyiver. Yemediğin hakaret sopa dayak kalmıyor. Darp kalmıyor, sonra takipsizlik veriyor savcılık. Şu hale bakın, vatandaş da bir hukuk güvenliği kalmamış, sana yönelik bir zarar geldiğinde hesap sorabileceğin bir yer kalmamış. Hesap sorabileceğin bir mekanizma kalmamış. Bakın size bir başka olay okuyorum.

İşkencecilerin Kimlikleri Belli: 1.80 boyunda, 90 kg ağırlığında MAMİ…

Açığa alınan bir Doktor Barış Kaya ve Seda Kaya bir konu için Haseki Eğitim Araştırma Hastanesi önünde bildiri dağıtmışlar. Haksızlıklara karşı bildiri dağıtmışlar. Sultangazi TEM Şube ekiplerinden olduğunu söyleyen yaklaşık 10 polis gelmiş ve saldırgan davranışlar kimlik istemişler. Kimliklerini çıkarmalarına bile fırsat vermeden, darp edilerek gözaltına alınmışlar.

Polislerden “Mami” dedikleri 1.80 boylarında 90 kilo civarında, siyah saçlı, beyaz sweatshirt giyen erkek, Seda Kaya’nın yanına gelip ondan kimlik istemiş. Bu arada kimliğini de almasına rağmen onu sürüklemeye devam etmiş, hastaneye götürülmüş. Ve Seda Kaya’nın yüzünde derin bir çizik olduğu görülmüş. Bu güvenlik kameralarına da yansımış.

KARAKOLDAN HASTANEYE, İŞKENCE HER YERDE

Bu yapılanları şu ana kadar araştıran yok. Kelepçeleri açılmadığı için muayene olmak istememişler.

Ters kelepçe ile ve yumruk vurularak geri araca götürülmüş ve araçta iki kadın polis tarafından, nefessiz kalana kadar darp edilip bağlanmaya çalışılmışlar.

‘Biri mavi gözlü, 1.60 boylarında, 30 yaşlarında, sarı saçlı, siyah pantolon içine beyaz kazak giyen kadın polis, diğeri de 25 yaşlarında, esmer, kıvırcık saçlı, gözlerinde kayma olan çevik polis. Bu iki polis yolda dakikalarca kızımın üzerinden kalkmamış ve onu nefessiz bırakmışlar’ diyor babası. Kızıma yapılan bu nefessiz bırakma işkencesi Barış Kaya’ya daha ağır bir şekilde yapılmış.

Ve Sultangazi Güvenlik Büro’ya getirilmişlerdir. Orada da üçüncü kata çıkarılmış ve “Burası üçüncü kattır, burdan çıkılmaz” falan denmiş.

Belli ki orada kötü muameleler yapılıyor. Selim sen de üçüncü kata geldin, üçüncü katta onu da çekeriz gibi cümleler kurmuşlar.

‘Orada arama bahanesiyle mavi gözlü polis, kızımın göğüslerine ve kasıklarına rahatsız edici bir şekilde dokunmak suretiyle onu taciz etmiş. Arama yapmamış taciz etmiştir ve ardından gülmüştür.

Sonra koridora çıkarılmış ve yüzüstü koridorda yatırılmış gelen geçen polisler onların üstüne basmış ve tekmelemişler. Üstünde zıplamışlar. Bütün ağırlığıyla bir anda kızımın üstüne oturmuşlar. Bacaklarına tekme atmışlar ve işkencenin devamında bir buçuk saat boyunca üstünde oturmuşlar. İkisi de bu muameleyi görüyor. Seda Kaya, Barış Kaya, kafalarını duvara doğru döndürüp duvara yere bastırmışlar vebu arada da hakaret, küfür hepsi gırla gidiyor. Ve sonrada müziğin sesini sonuna kadar açıp, ‘SENİ DE SARI TORBAYA KOYACAĞIZ’ şeklinde şeyler söylemişler.

AHLAKSIZ, NAMUSSUZ, İŞKENCECİ MAMİ

Mami dedikleri iri yarı polis kendilerine cinsel içerikli küfürler edip sözlü tacizlerde bulunmuş.

1,85 boylarında Hakan isimli polis fiziki işkence yapmış. Sweatshirt giyen polis Barış Kaya’nın kulak zarını patlatmış.

Bakın bunlar bir karakolda oluyor. Az evvel size bir karakolda işkence sonucu ölen Ahmet Güreşçi’yi anlatmıştım. İki sene sonra karakolda aynı şey yaşanıyor.

Türkiye’ye bakın, ne halde.

İŞKENCECİ KATİL HAKAN: DR. BARIŞ KAYA’NIN KULAK ZARINI PATLATTI

Şu hale bakın; adamın kulak zarını patlatana kadar dövüyorlar. Nefessiz kalana kadar üstünde oturuyorlar insanların. Ahmet Güreşçi için iki yıl bekleyip üstünü kapatmaya çalışanlar. Aynı şeyleri bir başkasına yapıyor.

Ya bu ülke ne zaman adam olacak arkadaşlar?

Ne zaman bu ülkenin 85 milyon insanı vatandaş, insan muamelesi görecek. Ya bir şekilde karakola düşmeyiverin. Neler göreceğiniz belli değil. Ya şu hale bakın.

Devam ediyoruz:

Ağza alınmayacak küfürler…

‘Bir daha gelirseniz görürsünüz’ lafları.

‘Çağlayan Adliyesi’nin kamerasında bütün bunlar vardır’ diyorlar. ‘Sol elimin serçe parmak kemiğinde kırık tespit edildi’ diyor.

Bakın vücutların birçok yerinde morluk, ondan sonra sol serçe parmağında kırık, tomografik film çekiliyor. İşkenceyle ilgili suç duyurusunda bulunmuşlar. Eee gelip ifade vermişler ve daha sonra ‘sizi bir daha davetederiz’ demişler.

Herhalde iki yıl sonra davet ederler. Bu iki yıl meselesine taktım. Yani arkadaşlar kusura bakmayın, adam ölüyor. İki yıl sonra dava açılıyor. Memleketin hali bu: ‘sen git biz seni çağırırız’. İki yıl sonra çağırırız.

Yani ülkenin hali…

Bunun sonu ne olur?

İki sene sonra da takipsizlik verilir.

Hiçbir şey yoktur. Üstü kapatılır.

Evet il sınırlarını terk etmeme adli kontrolüyle bırakılmışlar sonra.

Kelepçeden ihlal var diyerek tekrar tutuklayabilirler. Böyle ağır bir işkence sürecini anlattık size.”

Dr. Barış Kaya ve arkadaşları:

‘’Sadece hakkımızı savunmak ve işimize geri dönmek istedik ancak karşılaştığımız muamele tamamen kanuna aykırı bir davranıştır.

İşkence kabul edilemez bir suçtur. Adaletin sağlanmasını ve bu hukuksuzluğu yapanların gereğini yaparak cezalandırılmalarını talep ediyoruz. Mücadelemizi sürdüreceğiz ve sesimizi her yerde duyuracağız.’’

***

SES AKSARAY ŞUBESİ’NDEN DOKTOR BARIŞ KAYA’YA YAPILAN İŞKENCEYLE İLGİLİ AÇIKLAMA

(12 Şubat 2025 tarihinde Gerçek Haber Ajansı’nda Yayınlanmıştır)

“İşimizi geri alacağız! İşkenceciler gidecek biz kalacağız” Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) AksarayŞubesi, üyeleri Doktor Barış Kaya’nın 5 Aralık’tagözaltına alınması ve işkence yapılmasına ilişkin 24Aralık 2024 tarihinde bir basın açıklaması düzenledi.

SES, Doktor Barış Kaya’ya gözaltına alınarak işkence yapıldığını, işkencenin raporlandığını belirterek işkenceyi yapan polisler hakkında soruşturma başlatılmasını istedi.

SES Aksaray Şubesi’nde yapılan açıklamada, ‘’İşimizi geri alacağız! İşkenceciler gidecek biz kalacağız’’ pankartı asıldı.

Toplantıda açıklamayı yapan SES Aksaray Şubesi Eşbaşkanı Diren Can Kaya, Barış Kaya’nın İstanbul Tabip Odası (İTO) İnsan Hakları Komisyonu’nda faaliyet yürüttüğü için açığa alındığını belirtti. Diren Can Kaya, Barış Kaya’nın hak aramak için gittiği hastanede gözaltına alındığını ve işkenceye maruz kaldığını vurgulayarak “Barış üç yıldır İstanbul Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde genel cerrahi bölümü asistan hekimi olarak görev yapıyordu. Barış Kaya aynı zamanda sağlığın ücretsiz, nitelikli, ulaşılabilir ve ana dilde olmasına yönelik çalışmalarda rol alıyordu” ifadelerini kullandı.

BARIŞ KAYA’YA İŞKENCE

Barış Kaya’nın 6 Eylül’de İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü kararıyla, İstanbul Valiliği’nin onayıyla açığa alındığını anlatan Diren Can Kaya, Barış Kaya’nın 5 Aralık’ta uğradığı işkenceleri de ayrıntılı bir şekilde anlattı.

Can Kaya, anlatımında şunları belirtti:

“Barış, 5 Aralık’ta uğradığı haksızlığa karşı kamuoyu oluşturmak için Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sultangazi Yerleşkesi önünde açıklama yaptıktan sonra bildiri dağıtıp imza topladı.

İmza toplarken hastane güvenlik görevlileri gelip hastane polisine haber vereceklerini söylüyorlar. Aradan 15 ile 20 dakika geçmeden 8-10 tane sivil polis, Sultangazi Siyasi Şube Güvenlik Büro’dan geldiklerini söyleyip zorla gözaltına aldılar.

Barış’ın kulağına tokat atılıyor. Barış, kulak zarının yırtılmış olabileceğini söylemesine rağmen işkence devam ediyor.

Ters kelepçeli olarak koridorda yüzüstü yere yatırıp tekmelemeye, yumruklamaya devam ediyorlar. Hakaretler, küfürler devam ediyor. Bir saatten fazla o şekilde yerde bekletiliyor.

Sonrasında tekrardan kaldırıp oturuluyor.

Tokatlamaya devam ediyorlar. Ters kelepçeli olarak beton zeminde 4-5 saat bekletiliyor. Barış’a ‘Bana niye baktın’ diyerek sürükleyip bir odaya götürüyorlar.

Orada copla koluna birkaç kez vuruyorlar. Yine tekmelerle, yumruklarla işkence devam ediyor.

Akşam nezarethaneye indiriyorlar. Battaniye dahi vermiyorlar.

Ertesi gün öğleden sonra adliyeye götürüyorlar. Adli kontrol şartıyla serbest bırakıyorlar’’.

POLİS TEHDİDİNE SAĞLIK EMEKÇİLERİNDEN CEVAP:

“İŞKENCECİLER GİDECEK, BİZ KALACAĞIZ!”

Polisin hak arayan Barış Kaya ve arkadaşlarını tehdit ettiğini söyleyen Diren Can Kaya, polislerin “Sultangazi’de eylem yaptırmayacağız bir daha gelirseniz daha beter yaparız; kolunuzu, bacağınızı kırarız” dediğini aktardı.

“İşkencenin” raporlandığını belirten Diren Can Kaya, İçişleri Bakanlığı’ndan polisler hakkında soruşturma başlatmasını isteyerek sözlerini şöyle tamamladı:

‘’Aynı şekilde Sağlık Bakanlığı’nı da göreve çağırıyoruz. Halkın şifa bulmak için geldiği kurumlarda işkenceye maruz kalan kişi, halk sağlığı mücadelesi veren doktor ve Sağlık Bakanlığı’nın bir görevlisi. …Çalışma ve eğitim hakkı engellenmek istenen üyemizin işini talep etmesi, bunun için Anayasal hakkı olan kamuoyu oluşturulmasının engellenmesi, aslında iyi hekimliğin ve halk sağlığının cezalandırılmasıdır.

Biz SES olarak işkenceyi hastanelere taşıyan bu zihniyeti kabul etmiyoruz. Mücadelede birleşeceğimizi, bu konunun takipçisi olacağımızı bildiriyoruz. İşimizi geri alacağız, işkenceciler gidecek, biz kalacağız’’.

İŞİNİ GERİ İSTEYEN SAĞLIK EMEKÇİLERİNE POLİS SALDIRISI VE İŞKENCE

Dr. Barış Kaya, çalıştığı Sultangazi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden haksız yere işten çıkarılmasına karşı tavırsız kalmıyor. Dr. Barış Kaya, bugün hastane önünde işe iade talebiyle bildiri dağıttı. Yanında bulunan iki arkadaşıyla birlikte gerçekleştirdiği eyleme polis saldırdı. İki sağlık emekçisi, saldırı sonucunda gözaltına alındılar.

GÖZALTINDA İŞKENCE

Gözaltına alınan sağlık emekçileri, gözaltı süresince ağır işkenceye maruz kaldıklarını açıkladılar. Dr. Barış Kaya ve arkadaşları çıplak arama, darp, ölüm tehdidi, beton zeminde ters kelepçe ile saatlerce bekletilme gibi insanlık dışı uygulamalara maruz kaldıklarını belirttiler. Zorla parmak izi alınması ve fotoğraf çekilmesi gibi hukuksuz uygulamalara da tabi tutulduklarını dile getirdiler.

“MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ VE SESİMİZİ HER YERDE DUYURACAĞIZ.”

Dr. Barış Kaya ve arkadaşları, yaşadıkları bu insanlık dışı muameleye tepki göstererek şu açıklamayı yaptılar:

“Sadece hakkımızı savunmak ve işimize geri dönmek istedik ancak karşılaştığımız muamele tamamen insan haklarına ve kanuna aykırı bir davranıştır. İşkence kabul edilemez bir suçtur. Adaletin sağlanmasını ve bu hukuksuzluğu yapanların gereğini yaparak cezalandırılmalarını talep ediyoruz. Mücadelemizi sürdüreceğiz ve sesimizi her yerde duyuracağız.”

Sağlık çalışanları, yaşadıkları olayın ardından adaletin bir an önce sağlanmasını ve hukuksuzluğu uygulayanların yargılanmasını beklediklerini belirtti.

***

BASINDAN:

BİRGÜN GAZETESİ

TARİH: 9 ŞUBAT 2025

KARAKOLDA İŞKENCE İDDİASI

Gözaltında işkence ve tacize maruz bırakıldığı gerekçesiyle suç duyurusunda bulunan Şimal Deniz’e elektronik kelepçe takıldı. Anne Deniz, “Taciz ediliyoruz, huzurumuz kalmadı” dedi.

Ülkede gözaltına alınan yurttaşların işkenceye maruz kaldığına ilişkin iddialar gündemdeki yerini korurken bunun bir başka örneği ise İstanbul’da yaşandı. Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde gözaltına alınıp işkenceye ve tacize maruz bırakıldığını belirten Şimal Deniz İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na 9 Aralık’ta suç duyurusunda bulundu. Çağlayan Adliyesi’nin yetkisizlik vermesi üzerine dosya Gaziosmanpaşa Adliyesi’ne gönderildi.

Olay 5 Aralık tarihinde yaşandı. Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde cerrahi asistanı olarak çalışırken “örgüt üyeliği” iddiasıyla açığa alınan Barış Kaya ve ona destek olmak isteyen hemşire Seda Kaya hastane önünde bildiri dağıtıyordu. Hastaneye muayene olmaya giden Şimal Deniz, Seda ve Barış Kaya’yı görünce yanlarına gitti. Deniz, Barış ve Seda Kaya’nın eşyalarını tutarken sivil polisler bildiri dağıtılan yere gelerek üç kişiyi de işkenceyle gözaltına aldı.

‘NEFESSİZ KALDIM’

Gözaltında işkence, taciz ve kötü muameleye maruz bırakıldığını belirten Deniz’in ifadesinde şunlar yer aldı:

“İlk muayene için Gaziosmanpaşa Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürülürken gözaltı aracı içinde saçımız çekildi, yumruk atıldı. Hastanede muayeneye polisle birlikte ters kelepçe ile sokuldum. Muayene edilmedim. Aracın içinde koltuk arasında kafamı bastırdılar. Nefessiz kaldığımı söylememe rağmen devam ettiler”

‘ÖLÜMLE TEHDİT ETTİLER’

Sultangazi İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldüklerini söyleyen Deniz şunları anlattı:

“Arama için bir odaya götürüldüm. Bir polis tarafından fiziksel tacize maruz bırakıldım. Taciz ettiğini söylediğimde yüzüme güldü. Sonrasında polisler beni yüzüstü yere yatırarak üstüme oturdular. Saatlerce öyle bekletildim.

Polisler beni öldüreceklerini söyleyerek tehdit etti. Ayrıca bir polis memuru bana cinsel saldırıda bulunacağını söyleyerek sözlü taciz etti.

Üç gün gözaltında kaldım. Defalarca öldürmekle tehdit ettiler.”

Üç günün sonunda adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Şimal Deniz’e elektronik kelepçe takıldı. Deniz’in annesi Özlem Deniz, polisler tarafından taciz edildiklerini belirtti.

Deniz, “Geceleri durmadan polis arıyor, sürekli kapımıza geliyorlar. Telefon çekmediği için uluşamayınca ‘Kolluk yollayacağız’ diyorlar” diye konuşanDeniz, “Düzenli olarak taciz ediliyoruz. Huzurumuz kalmadı. Kızımın güvenliğinden endişe ediyorum. Adalet istiyoruz” dedi.

GÖZALTINDA İŞKENCE

Gözaltına alınan sağlık emekçileri, gözaltı süresince ağır işkenceye maruz kaldıklarını açıkladılar. Dr. Kaya ve arkadaşları, çıplak arama, darp, ölüm tehdidi, beton zeminde ters kelepçeyle saatlerce bekletilme gibi işkence uygulamalarına maruz kaldıklarını belirttiler.

Zorla parmak izi alınması ve fotoğraf çekilmesi gibi hukuksuz uygulamalara da tabi tutulduklarını dile getirdiler.

“Mücadelemizi sürdüreceğiz ve sesimizi her yerde duyuracağız.”

Dr. Barış Kaya ve arkadaşları, yaşadıkları bu insanlık dışı muameleye tepki göstererek şu açıklamayı yaptılar:

“Sadece hakkımızı savunmak ve işimize geri dönmek istedik ancak karşılaştığımız muamele tamamen haklarımıza ve kanuna aykırı bir davranıştır.

İşkence kabul edilemez bir suçtur. Adaletin sağlanmasını ve bu hukuksuzluğu yapanlara gereğinin yapılarak cezalandırılmalarını talep ediyoruz. Mücadelemizi sürdüreceğiz ve sesimizi her yerde duyuracağız.”

Sağlık çalışanları, yaşadıkları olayın ardından adaletin bir an önce sağlanmasını ve hukuksuzluğu uygulayanların yargılanmasını beklediklerini belirtti.

Halk Okulu Dergisi, Sayı: 278

NO COMMENTS

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Exit mobile version