Home Program Gerçeğin Demi Eğri Zamanda Doğru Yerde Duranlara Selam Olsun

Eğri Zamanda Doğru Yerde Duranlara Selam Olsun

0

Gerçeğin Demi’nde 25 Şubat Salı günü yayınlanan, Eğri Zamanda Doğru Yerde Duranlar Üzerine sohbetlerin olduğu bölümün kaydını paylaşıyoruz.

Eğri zaman denen tarih boyunca sömürücü ve zalimlerin egemen olduğu dönemdir.

Eğri zaman Köleci Toplumlarla başlar. Günümüzde kapitalist-emperyalist sisteme kadar gelir.

Bütün bu tarih boyunca doğru yerde durmak, sömürü ve zulüm gerçeğini kabullenmemek, onlara karşı direnmek, isyan etmek ve ADALET, EŞİTLİK VE ÖZGÜRLÜK için her ne olursa olsun mücadeleyi sürdürmektir.

Bu sömürücü sistemler boyunca ise zamanın en çok eğrildiği, sömürünün ve zalimliğin en çok arttığı dönemler ÇÖKÜŞ DÖNEMLERİDİR.

Doğru yerde durmak en çok bu dönemlerde gereklidir. Bu dönemlerde doğru yerde duranlar halkların gönlünde ve beyninde ebediyete kadar yaşarlar.

Alevilik Kal-u Beladan beri var olan bir inanç bir kültürdür. Kal-u Beladan son bin yıla kadar hep komünal toplum olarak yaşayan insanlığın, sömürücü sistemler içinde her türlü zalimliklerle yüzyüze kalsa da komünal toplum gerçeğine sadakatle bağlı kalmıştır.

Özellikle en çok anılan feodal toplumlar döneminde de bu kararlılığı sürmüştür. Ve giderek sürece uygun komünal toplum tarifleri yaparak isyanlardan isyanlara koşmuştur.

Her sömürücü topluma karşı tek doğru yer olan bütün devrimlere katılmıştır. Aradığını bulamadığında yeni sömürücü sınıflara karşı da isyanlara geçmiştir.

İşte o gün bu gündür. İslami devrimden sonra Muaviye ve Yezidin eğrilttiği zamana karşı İmam Ali Doğru Yerde Durmuştur.

Yezide karşı İmam Hüseyin Doğru yerde durma kararlılığını feda ile göstermiştir.

Baba İshaklar, Pir Sultanlar, Şeyh Bedreddinler, Kalender Şahlar hepsi de doğru yerde duran kutsal önderlerdir.

Kapitalist toplumla birlikte doğru yer devrimcilerin yeridir. M-L’lerin yeridir. Ve doğal olarak Alevi İnancının var olduğu her ülkede en büyük katılım Aleviler safından olmuştur.

Ve bugün alabildiğine çürüyen ve insanları çürüten emperyalizmin içinde bulunduğumuz döneminde doğru yerde durmak Kerbela’dakiler gibi direnmekle mümkündür.

İşte burada doğru yerde duranlar Mahirlerdir, Denizlerdir, 2000’li yılların büyük direnişçileridir. Ve M-L hareketin gün yüzüne çıktığı 1968’lerden bu yana büyük bir kararlılıkla faşizme boyun eğmeyen ve devrim mücadelesini canları pahasına yürütenlerdir.

Bu dönem Aleviliğin Direniş damarının şahlanması da tesadüf değildir. Bu damar son süreçte Armutlu Cem Evine yapılan büyük hakarete karşı direnişle kendini göstermiştir. Zeynep Başkan, Kezban Ana, Beyhan Başkan, Kemal Amca ve bugün Suriye’deki katliamlar karşısında duyarsız kalmayanlarla bu damar devam etmektedir.

Alevi gerçeğini yeniden gün yüzüne çıkaran bu damarı cümle canların tutması tarihimize, kültürümüze ve inancımıza olan sorumluluğumuzdur.

Kemal Amca, Beyhan ve bu damarı sürdürenleri AKP faşizmi zindanlarda çürütmeye çalışmaktadır. Cümle canların doğru yerde duran bu direnişçileri desteklemesi, özgürlükleri için mücadele etmesi HIZIR GÜNLERİNDE görev olarak kavranmalıdır.

NO COMMENTS

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Exit mobile version